Saadet Yolu

Dengeli Olmak İçin Ölümü Anmak

Ahlak | İrfan

Dengeli Olmak İçin Ölümü Anmak
Üstad Seidî

İslami öğretiler içerisinde en önemli ve her alanda uygulanması gereken esas kriterlerden biri de “dengeli olmak”tır.

İnsan hayatının her alanında dengeli olduğu gibi özellikle de nefsinde bulunan güçler noktasında dengeli olmalıdır.

İnsan nefsinde 3 güç bulunmaktadır: 1- Şehvet 2- Gazap / Öfke 3- Vehm / Hayal

Bütün kötü ve güzel sıfatlar bu 3 güçten kaynaklanmaktadır. Bazılarının düşündüğü gibi nefis tezkiyesi bu güçleri yok etmek ve etkisiz kılmak değildir. Nefis tezkiyesi, bu güçleri aklın kontrolüne vererek ifrat / aşırılık ve tefrit/ gerilikten uzak tutmaktır.

Öfke kötü değil, aksine öfkeyi yerinde kullanmamak kötüdür. Hakeza şehvet ve vehim de aynı şekilde. Eğer tamamen yok edilecek olursa o zaman daha başka kötü ahlaki özellikler ve sıfatlar ortaya çıkacaktır.

Kontrolsüz şehvet insanı Allah’tan uzaklaştırıp nefsinin ve günahlarının esiri yapar. Kontrolsüz vehm, insanı büyük bir bataklığın içine hapsederek ilerlemesini engeller.

Tüm bunlar aklın kontrolünde olursa yani Allah’ın uygun gördüğü ve aklın onayladığı mecralarda kullanılırsa hem dünya ve hem de ahiret saadetini insana kazandırır. Akıl ile birlikte olan vehm insanı Allah’a ulaşmak noktasında destekler, bu olumlu hayaller insanda kavuşma aşkı ve iştiyakı oluşturur.

Dolayısıyla her zaman esaslı bir soru olan “Geldiğimiz alemlere nasıl geri döne biliriz?” sorusunun cevabı; bu 3 gücü dengeli tutmaktadır. 

Dengeli olmak için de ölüm yadını pratik anlamda alışkanlık haline getirmek gerek. 

Ölümü anmak, insanın 3 gücünü kontrollü ve dengeli yapar.
Ölümü anmak, insanı ifrat ve tefritten kurtarır.
Ölümü anmak, insanın zamanının ve anının kıymetini bildirir.
Ölümü anmak, daha önemli işleri yapmak ve asıl yurda geri dönmenin kaynağı olur.
Ölümü anmak, heva hevesi, dünya sevgisini, gafleti ve günahı insandan alır.

İşte bu yüzden büyük alimlerimizin neden bu kadar ölüm yadına önem verdikleri ortaya çıkmaktadır. Zira ölümü anmak ile hem engeller ortadan kalkacak ve hem de insan büyük bir enerji ile hedefe doğru ilerleyecektir.

Yapılması gereken önceden dediğimiz gibi: 1- Haftalık mezarlık ziyareti, 2- Ölümle ilgili ayet ve hadisler üzerinde düşünmek.

Fakat şunu da unutmayalım ki, ölüm yadının neticesini hemen beklemeyelim. Bu uzun bir süreçtir. Aylar yıllar geçtikten sonra eseri insanın düşüncelerinde ve davranışlarında kendisini gösterecektir.

Evet ölümü anmak ile insan murakabe ehli olur. Tüm işlerini sadece Allah için yapar ve Allah’ın razı olmadığı tüm işlerden uzak durur. Bu halete ulaşmak için yeterki “ölüm yadı” amelini bir alışkanlık haline getirelim. Böylece her geçen gün biraz daha fazla melekuti özellikler ve hallerin bizde oluştuğunu göreceğiz.

Sonuç:
Kurtuluş: 3 gücü kontrol altına almak + dünya sevgisinden kurtulmakladır: Bunun için ölümü çokça anmak gerek.

Şimdi bizi bu çok önemli amele davet eden hadislere bakalım:

Resulullah (s.a.a), kendisine, “Acaba şehitlerle haşrolan kimse var mıdır?” Diye sorulunca şöyle buyurmuştur: “Gece gündüz yirmi defa ölümü hatırlayan kimse (şehitler ile haşrolur.)” 

Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Dünya hakkında en iyi zühd, ölümü hatırlamak, en üstün ibadet ise düşünmektir. O halde herkim vücudunu ölümü hatırlamayla doldurursa, mezarını cennet bahçelerinden biri olarak bulur.” 

İmam Hadi (a.s) şöyle buyurmuştur: “Ailenin önünde ölüm yatağına düştüğün, hiçbir tabibin seni ölümden koruyamadığı ve hiçbir dostun sana fayda vermediği anı hatırla.” 

Zebur’da şöyle yer almıştır: “Herkim kendisini ölümden korkutursa, dünya gözünde değersiz olur.” 

İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: “Ölümü hatırlamak, nefsin isteklerini öldürür. Gafletin yeşerdiği yerlerin kökünü kazır, kalpleri Allah’ın vaadleriyle güçlendirir, tabiatı inceltir, heves bayraklarını yerle bir eder, hırs ateşini söndürür ve dünyayı insanın gözünde küçük düşürür.” 

Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Ölümü çok hatırlayın. Zira ki ölümü hatırlamak günahları temizler ve insanı dünyaya rağbetsiz kılar. Eğer zenginlik anında ölümü hatırlarsanız, onu altüst eder ve eğer fakirlik halinde ölümü anarsanız, sizi hayatınızdan hoşnut kılar.” 

Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Ölümü çok anınız. Şüphesiz ölümü anmak, başka her şeyi senin zihninden silip götürür.” 

İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: “Nefsiniz sizleri arzularınıza ve şehvetlerinize sürükleyince ölümü çok anınız. Ölüm öğütçü olarak yeterlidir. Allah Resulü (s.a.a) bir çok defa ashabına ölümü hatırlamayı tavsiye etmiş ve şöyle buyurmuştur: “Ölümü çok anınız, zira ölüm tatlılıkları bozan ve sizin ve isteklerinizin aranıza engel olandır.” 

İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: “Ölümü çok anan kimse, dünyadan yetecek kadarıyla hoşnut olur.” 

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.