Saadet Yolu

Merhum İmam Humeynî ve Ramazan Ayı Hatıraları

Düşünce | Araştırma

Şüphe

İmam bazı durumlarda oruç tutup tutmaması konusunda şüpheye düştüğü zaman, yani mesela kalbinden dolayı oruç tutmasının kendisine herhangi bir zararı olur mu olmaz mı diye şüphede kaldığı zaman yolculuğa çıkar ve seferi olurdu. Orucu da kendisine zararı olmadığı bir başka zaman tutardı. Bu yaptığı ile Ramazan ayının saygınlığını da gözetmiş olurdu.[1]

Ekmek ve Peynir

İmam, Necef’te bulunduğu yıllarda ve hatta sağlık açısından çok sıkıntı yaşamadığı dönemlerin neredeyse her gününü ömrünün sonuna kadar oruç tutarak geçirmişti. İftar yemekleri ise oldukça sade idi.

Allah şahit, doktorun et yemesi gerektiği tavsiyesine rağmen hazırlamış olduğumuz kebabın vb. az bir kısmını ısrarlarımız sonucunda alır başka da bir şey yemezdi. İmam genellikle, ekmek ve peynir yerdi.[2]

Derslerine Bir Hayli Önem Verirdi

Aşağıdaki kısa diyalog, İmam'ın kızı Feride Mustafavî Hanım ile İmam'ın eşi arasında geçmektedir:

Anneciğim, duydum ki siz İmam ile mübarek Ramazan ayında evlenmişsiniz ama Ramazan ayında evlenmek pek de adet değildir. Neden peki?

Çünkü o zaman dersler tatildi.

Yani İmam o derece mi derslerine önem veriyordu ki evlilik yüzünden dahi olsa derslerine ara vermek istememişti?

Evet, Ağa derslerine bir hayli önem verirdi. Evlilik için en iyi zaman derslerin tatil olduğu zamandır diyordu.[3]

Bu Camiyi İhya Etmek Gerek

İmam, Mahallat'a yaptığı yolculuklardan birinde, uzak bir bölgede terk edilmiş ve bir hayli küçük bir camide cemaat namazını ikame etmeye başladı. Bir Ramazan ayıydı. Caminin sadece çamurdan yapılmış bir odası vardı. Âlimlerden bazıları İmam’a, şehrin merkez camisinde namaz kıldırmasını önerdiler. Ancak o yüce şahsiyet, bunu kabul etmeyerek şöyle dedi:

"Merkez camisinde cemaat namazı kıldıracak biri var ama bu camide, kimse yok… Bu camiyi ihya etmek gerek."[4]

Kimseyi Uyandırmazdı

İmam, -Ramazan ayı hariç- tutacağı oruçlar için sahuru kendisi hazırlar ve yardım için kimseyi uyandırmazdı. Sahura kalktığında, çayı demler ve genelde bir yumurta ile sahur yapardı.[5]

[1]Necef Abadî, Ayetullah İzdi, Yazarla Röportaj

[2]Hüccetü'l İslam ve'l Müslimin Furkanî, Ayine-yi Husn, S.152

[3]Faslname-yi Neda, Sayı12, S.17

[4]Tevessülî, Ayetullah Muhammed Rıza, Havza, sayı. 45, s. 52

[5]Mustafavî, Zehra, (İmam'ın Kızı) Pa be Pa-i Aftab, C.1, S.183

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.