Ahd / Ahit Duası | Arapça - Türkçe Sesli Okunuşu

Ahd / Ahit Duası | Arapça - Türkçe Sesli Okunuşu

 

Ahd Duası

 

Ahd duası, İmam Sadık’tan (a.s) nakledilmiş ve İmam Mehdi (a.f) ile biat yenileme üzerinedir. Bu dua İmam Zaman’ın (a.f) gaybeti döneminde okunması önemle tavsiye edilen dualardan biridir. Ayrıca bu duayı kırk sabah okuyan kimsenin, İmam Mehdi’nin (a.f) yarenlerinden olacağı rivayet edilmiştir.

Ahd Duasının Senedi
İmam Sadık’tan (a.s) rivayet edilen bu duayı, Seyyid b. Tavus Misbahu’z Zair’de, İbn-i Meşhedi el-Mezaru’l Kebir’de, Kef’emi el-Misbah ve el-Beledu’l Emin’de ve Allame Meclisi Biharu’l Envar ve Zadu’l Mead kitabında nakletmiştir. Bu duanın Seyyid b. Tavus, Kef'emi ve Allame Meclisi gibi büyük alimler tarafından nakledilmiş olması, onların Ahd Duasına güvendiklerinin göstergesidir. Ayrıca bu duanın içeriği, diğer dualarda onaylanmıştır.

Ahd Duasının İçeriği
Ahd duası, duayı okuyan kişi ve aynı şekilde yeryüzünün doğusunda ve batısındaki, çölünde ve dağındaki, karasında ve denizindeki bütün mümin erkek ve kadın, anne-baba ve evlat tarafından, İmam Mehdi’ye (a.f) gönderilen özel bir salat ve selamı içermektedir. Okuyucu daha sonra İmam Mehdi (a.f) ile ahdini, akdini ve biatini yenilemekte ve kıyamete kadar da bu ahdine bağlı kalacağını açıklayarak, Allah-u Teâlâ’ya şöyle niyaz etmektedir: “Allah’ım! Eğer benimle onun arasında kulların için kesin kıldığın ve takdir ettiğin ölüm engel oluşturursa, beni kefenimi kendime gömlek yaparak, kılıcımı kınından çıkararak, mızrağımı elime almış bir şekilde, -hakka- davet edenin şehirde ve diyardakilere yönelen davetine ‘‘lebbeyk’’ diyerek mezarımdan dışarı çıkar.”
Zarif ve narin bir dille İmam Mehdi’yi (a.f) görme isteğiyle devam eden dua, batıla karşı zafere ulaşması, hakkı sabit kılması ve din ve iman ehlinin hayat bulması için İmam Mehdi’nin (a.f) zuhurunun çabuklaşmasını istemekle son bulmaktadır.

Ahd Duasının Okunma Zamanı ve Etkisi
İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmaktadır: “Her kim bu duayı kırk sabah okursa İmam Mehdi’nin (a.f) yarenlerinden olur. Eğer okuyan kimse o hazretin zuhurundan önce ölürse, Allah-u Teâlâ onu İmam Mehdi’nin (a.s) safında cihat etmesi için kabrinden çıkarır; bu duanın her bir kelimesi için ona bin güzellik yazar ve ondan bin günah bağışlar.” 

 

Ahd Duası Arapça


Okuyan: Muhsin Ferehmend

 

 

Okuyan: Mehdi Mirdamad

 
 

 

Okuyan: Ebazer Helvaci

 

 
 

اللّٰهُمَّ رَبَّ النُّورِ الْعَظِيمِ، وَرَبَّ الْكُرْسِيِّ الرَّفِيعِ، وَرَبَّ الْبَحْرِ الْمَسْجُورِ، وَمُنْزِلَ التَّوْراةِ وَالْإِنْجِيلِ وَالزَّبُورِ، وَرَبَّ الظِّلِّ وَالْحَرُورِ، وَمُنْزِلَ الْقُرْآنِ الْعَظِيمِ، وَرَبَّ الْمَلائِكَةِ الْمُقَرَّبِينَ وَالْأَنْبِياءِ وَ الْمُرْسَلِينَ 

 

اللّٰهُمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ بِوَجْهِكَ الْكَرِيمِ وَبِنُورِ وَجْهِكَ الْمُنِيرِ وَمُلْكِكَ الْقَدِيمِ، يَا حَيُّ يَا قَيُّومُ، أَسْأَلُكَ بِاسْمِكَ الَّذِي أَشْرَقَتْ بِهِ السَّمَاواتُ وَالْأَرَضُونَ، وَبِاسْمِكَ الَّذِي يَصْلَحُ بِهِ الْأَوَّلُونَ وَالْآخِرُونَ، يَا حَيّاً قَبْلَ كُلِّ حَيٍّ، وَيَا حَيّاً بَعْدَ كُلِّ حَيٍّ، وَيَا حَيّاً حِينَ لَاحَيَّ، يَا مُحْيِيَ الْمَوْتىٰ، وَمُمِيتَ الْأَحْياءِ، يَا حَيُّ لَاإِلٰهَ إِلّا أَنْتَ؛

 

اللّٰهُمَّ بَلِّغْ مَوْلانَا الْإِمامَ الْهادِيَ الْمَهْدِيَّ الْقائِمَ بِأَمْرِكَ صَلَواتُ اللّٰهِ عَلَيْهِ وَعَلَىٰ آبائِهِ الطَّاهِرِينَ عَنْ جَمِيعِ الْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِناتِ فِي مَشارِقِ الْأَرْضِ وَمَغارِبِها، سَهْلِها وَجَبَلِها، وَبَرِّها وَبَحْرِها، وَعَنِّي وَعَنْ وَالِدَيَّ مِنَ الصَّلَواتِ زِنَةَ عَرْشِ اللّٰهِ، وَمِدادَ كَلِماتِهِ، وَمَا أَحْصاهُ عِلْمُهُ، وَأَحاطَ بِهِ كِتابُهُ 

 

اللّٰهُمَّ إِنِّي أُجَدِّدُ لَهُ فِي صَبِيحَةِ يَوْمِي هٰذَا وَمَا عِشْتُ مِنْ أَيَّامِي عَهْداً وَعَقْداً وَبَيْعَةً لَهُ فِي عُنُقِي لَا أَحُولُ عَنْها وَلَا أَزُولُ أَبَداً، اللّٰهُمَّ اجْعَلْنِي مِنْ أَنْصارِهِ وَأَعْوانِهِ، وَالذَّابِّينَ عَنْهُ، والْمُسارِعِينَ إِلَيْهِ فِي قَضاءِ حَوَائِجِهِ، وَالْمُمْتَثِلِينَ لِأَوامِرِهِ ، وَالْمُحامِينَ عَنْهُ، وَالسَّابِقِينَ إِلىٰ إِرادَتِهِ، وَالْمُسْتَشْهَدِينَ بَيْنَ يَدَيْهِ؛

 

اللّٰهُمَّ إِنْ حالَ بَيْنِي وَبَيْنَهُ الْمَوْتُ الَّذِي جَعَلْتَهُ عَلَىٰ عِبادِكَ حَتْماً مَقْضِيّاً فَأَخْرِجْنِي مِنْ قَبْرِي مُؤْتَزِراً كَفَنِي، شاهِراً سَيْفِي، مُجَرِّداً قَناتِي، مُلَبِّياً دَعْوَةَ الدَّاعِي فِي الْحاضِرِ وَالْبادِي . اللّٰهُمَّ أَرِنِي الطَّلْعَةَ الرَّشِيدَةَ، وَالْغُرَّةَ الْحَمِيدَةَ، وَاكْحُلْ [وَاكْحَلْ] ناظِرِي بِنَظْرَةٍ مِنِّي إِلَيْهِ، وَعَجِّلْ فَرَجَهُ، وَسَهِّلْ مَخْرَجَهُ، وَأَوْسِعْ مَنْهَجَهُ، وَاسْلُكْ بِي مَحَجَّتَهُ، وَأَنْفِذْ أَمْرَهُ، وَاشْدُدْ أَزْرَهُ 

 

وَاعْمُرِ اللّٰهُمَّ بِهِ بِلادَكَ، وَأَحْيِ بِهِ عِبادَكَ، فَإِنَّكَ قُلْتَ وَقَوْلُكَ الْحَقُّ: ﴿ظَهَرَ الْفَسٰادُ فِي الْبَرِّ وَ الْبَحْرِ بِمٰا كَسَبَتْ أَيْدِي النّٰاسِ﴾، فَأَظْهِرِ اللّٰهُمَّ لَنا وَلِيَّكَ وَابْنَ بِنْتِ نَبِيِّكَ الْمُسَمَّىٰ بِاسْمِ رَسُولِكَ، حَتَّىٰ لَايَظْفَرَ بِشَيْءٍ مِنَ الْباطِلِ إِلّا مَزَّقَهُ، وَيُحِقَّ الْحَقَّ وَيُحَقِّقَهُ؛

 

وَاجْعَلْهُ اللّٰهُمَّ مَفْزَعاً لِمَظْلُومِ عِبادِكَ، وَناصِراً لِمَنْ لَايَجِدُ لَهُ ناصِراً غَيْرَكَ، وَمُجَدِّداً لِمَا عُطِّلَ مِنْ أَحْكامِ كِتابِكَ، وَمُشَيِّداً لِمَا وَرَدَ مِنْ أَعْلامِ دِينِكَ وَسُنَنِ نَبِيِّكَ صَلَّى اللّٰهُ عَلَيْهِ وآلِهِ، وَاجْعَلْهُ اللّٰهُمَّ مِمَّنْ حَصَّنْتَهُ مِنْ بَأْسِ الْمُعْتَدِينَ 

 

اللّٰهُمَّ وَسُرَّ نَبِيَّكَ مُحَمَّداً صَلَّى اللّٰهُ عَلَيْهِ وآلِهِ بِرُؤْيَتِهِ وَمَنْ تَبِعَهُ عَلَىٰ دَعْوَتِهِ، وَارْحَمِ اسْتِكانَتَنا بَعْدَهُ . اللَّهُمَّ اكْشِفْ هٰذِهِ الْغُمَّةَ عَنْ هٰذِهِ الْأُمَّةِ بِحُضُورِهِ، وَعَجِّلْ لَنا ظُهُورَهُ، إِنَّهُمْ يَرَوْنَهُ بَعِيداً وَنَرَاهُ قَرِيباً، بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ

 

الْعَجَلَ الْعَجَلَ يَا مَوْلايَ يَا صاحِبَ الزَّمانِ

  

Ahd Duası Türkçe

 

 

İmam Cafer Sadık’tan (a.s) şöyle nakledilmiştir:

Kim kırk sabah bu “Ahit Duası“nı okursa, bizim Kaim’imizin yarenlerinden olur. Eğer onun zuhurundan önce vefat etse dahi Yüce Allah onu Hz. Mehdi’ye (a.s) yardım etmesi için mezarından dışarı çıkarır. Hak Teâla her kelime için ona bin hasene ihsan eder ve bin kötülüğünü siler.

Söz konusu Ahit Duası şöyledir:

Allah’ım! Ey azametli nurun Rabbi, yüce kürsînin Rabbi ve coşkun denizin Rabbi! Ey Tevrat’ı, İncil’i ve Zebur ’u indiren! Ey gölgenin ve sıcak (güneşin) Rabbi! Ey azametli Kur’an’ı indiren! Ey mukarrep meleklerin ve mürsel peygamberlerin Rabbi!

Allah’ım! Şüphesiz ki ben Kerim Zat’ın, nurlu Vech’in ve Kadim Mülk’ün hakkına sana el açıyorum. Ey diri ve ey zatıyla kimken her şeyi ayakta tutan! Gökleri ve yeri aydınlatan ismin ile ve ilkleri ve sonrakileri ıslah eden ismin ile sana el açıyorum. Ey her diriden önce diri olan! Ey her diriden sonra diri olan! Ve ey hiçbir diri bulunmadığında diri olan! Ey ölüleri dirilten ve dirileri öldüren! Ey kendisinden başka ilah olmayan diri!

Allah’ım! Mevlamız, hidayete erdirici ve hidayete erdirilmiş olan ve emrinle kıyam edecek Kaim’e (Allah’ın salavâtı ona ve tertemiz babalarına olsun) yeryüzünün doğusunda ve batısında, çölünde ve dağında, karasında ve denizinde bulunan bütün kadın erkek müminlerden, benden ve anne-babamdan taraf Allah’ın arşının ağırlığı, kelimelerinin sayısı, ilminin sayıp bitirdiği ve Kitabı’nın kuşattığı kadar salavat ulaştır.

Allah’ım! Ben bu sabahımda ve yaşadığım bütün günlerimde ona ait boynumda olan ahdimi, akdimi ve biatimi tazeliyorum ve bundan asla dönmem ve vazgeçmem.

Allah’ım! Beni onun yardımcılarından, yareninden, onu savunanlardan, ihtiyaçlarını karşılamak için ona koşanlardan, emrine boyun eğenlerden, ona destek olanlardan, onun irade ve isteği doğrultusunda yarışanlardan ve onun huzurunda şehadet makamına ulaşanlardan kıl.

Allah’ım! Eğer kulların için kesin karara bağlanmış bir hüküm olan ölüm benimle onun arasına girerse, (o zuhur edeceği zaman) kefenimi giymiş, kılıcımı çekmiş, mızrağımı kınından çıkarmış hâlde ve şehirde ve taşrada (her yerde insanları) davet eden davetçiye icabet ettiğim hâlde beni mezarımdan çıkar.

Allah’ım! O kemaline ermiş cemali ve övgüye layık nurlu alnı bana göster, ona bir bakışımla gözlerimi sürmele, onun ferecini (zuhurunu) acil eyle, çıkışını kolaylaştır, yolunu genişlet, beni onun yolunda yürüt, emrini etkili ve geçerli kıl ve sırtını güçlendir.

Allah’ım! Beldelerini onunla imar eyle ve kullarını onunla ihya et. Şüphesiz sen (Kitab’ında) şöyle buyurdun ve senin buyruğun haktır:

“İnsanların kendi elleriyle işledikleri (günah ve kötülüklerden) dolayı karada ve denizde fesat-bozulma meydana geldi…“ (Rûm, 41)

O hâlde Allah’ım, Peygamber ’inin kızının oğlu olan ve Resul’ünün ismini taşıyan Veli’ni bize aşikâr eyle; böylece galebe ettiği her batılı parçalasın ve hakkı tahakkuk ettirip sabitlesin.

 Allah’ım! Onu kullarından mazlum olanlar için sığınak, senden başka yardımcısı olmayanlar için yardımcı kıl; Kitab’ının tatil olan hükümlerini onunla yenile ve ortaya konan dininin nişanelerini ve Peygamber ’inin sünnetlerini onunla destekleyip sağlamlaştır.

Allah’ım! Onu azgın zorbaların saldırısından koruduğun kimselerden kıl.

Allah’ım! Onu görmekle Resul’ünü (s.a.a) ve ona uyanları sevindir ve ondan sonraki çaresizlik ve perişanlığımıza merhamet eyle!

Allah’ım! Onun zuhuruyla bu keder ve üzüntüyü bu ümmetten bertaraf et ve onun zuhurunu bizim için çabuklaştır. “Onlar onu uzak görse de biz onu yakın görüyoruz!“ Rahmetinle ey merhamet edenlerin en merhametlisi!

Sonra elini üç defa sağ bacağının üzerine vur ve her defasında şöyle de:

“Acele et, acele et ey benim Mevlam, ey Sahibe’z-Zaman!“

 

 

Güncelleme Tarihi: 04 Ağustos 2023, 12:24
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER